DİĞER
K24'ün gelenekselleşen soruşturması: 2020 yılında okuduklarınız arasında, sizi en çok etkileyen kitap hangisi oldu? Kitap 2020’den önce basılmış olabilir, yepyeni olabilir, kurgu ya da kurgu dışı olabilir, Türkçe ya da başka bir dilde olabilir… Bizi ilgilendiren, hangi kitabın sizi nasıl ve ne ölçüde değiştirdiği, etkilediği… Bu soruları çevremizdeki okuyanlara, yazanlara sorduk. Sonuçta, 2020’nin kitaplı bir panoraması çıktı ortaya…
Bir resim üzerine 444 kelime: Şavkar Altınel, Emre Ayvaz, Enis Batur, Yiğit Bener, Çağlayan Çevik, Oğuz Demiralp, Armağan Ekici, Gültekin Emre, Tuncer Erdem, İsmail Ertürk, İpek Göldeli, İzzet Göldeli, Murat Gülsoy, Tarık Günersel, Nilüfer Güngörmüş, Nilüfer Kuyaş, Murat Menteş, Sevin Okyay, Nihat Özdal, Ali Özgür Özkarcı, Levent Şentürk, Fatma Tülin, Orçun Türkay, Ertuğ Uçar, Doğan Yarıcı.
Neo-liberal kapitalizm ve dijital çağın narsisizmi bütün aşk ilişkilerini erozyona uğratıyor, "aynılık cehennemi"ne yol açıyor...
Olivier Remaud Türkçede yeni çıkan kitabını anlattı: Gönüllü yalnızlık bize öyle bol keseden hediye dağıtmayan bir dünyada yolumuzu bulmak için kullanabileceğimiz yöntemlerden birisi. Boğulacak gibi hissettiğimiz zaman bize nefes alma olanağı veren bir yöntem
23. İstanbul Tiyatro Festivali'ni Şahika Tekand kendi yazıp yönettiği "Io" oyunuyla açtı
İyi yaptığımız şeylerden vazgeçmeme, eksiklerimizi giderme ve bugüne dek yapamadıklarımızı yapmayı deneme kararlılığıyla yola devam ediyoruz
Vangelis Hacıyanidis: Bana göre edebiyat zor durumlarla ilgilenme sanatı, gündelik koşullarla değil. Zor bir durum sahnelediğin zaman okurun ilgisini çekebilirsin
Artık kutsal kitaplardakine benzer, mahşerî boyutlar kazanan, muazzam bir nüfus hareketine tanık olmaktayız...
Murat Morova’nın son dönem işlerini kapsayan Cosmic Latte adlı sergisi 16 Mart'a kadar Galeri Nev'de görülebilir
Sürgündeki kişinin bir tarihi var, ama bunu açıklayamıyor, sanki kendi tarihi bir gölgeymiş de onu bir daha bulamamak üzere kaybetmiş gibi...
İyi okurluk tek bir toplumla özdeşleştirilemez, bir dünya kardeşliğidir. Zamanla ve mekânla sınırlanamaz...
Ve işte belki o sayede, şu kaybettiğimiz “kokusu” geri gelir zamanın. Şu anda biliyoruz ki, elimizde kokmayan, plastik bir çiçek duruyor
Daha Fazla
© Tüm hakları saklıdır.
↑ Yukarı çık